Diyarbakır’da sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar, HDP’li Büyükşehir Belediyesinin merkez Kayapınar ilçesinde cami imali için belirlenen alanların imar planı değişikliği ve merkez Sur ilçesinde sahabe İyaz Bin Ganem ismini taşıyan caddeye terör suçlusunun ismini verme kararlarını protesto etti.
Merkez Yenişehir ilçesindeki Yeşil Mescit’te cuma namazının akabinde bir ortaya gelen ortalarında Mustazaflar Cemiyeti, Memur-Sen, Özgür Kudüs Platformu, Anadolu Gençlik Derneği Vilayet Temsilciliği, İHH Vilayet Temsilciliği, Özgür Der ve İhvan Der’in de bulunduğu Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önüne kadar yürüdü.
Belediye önünde sık sık tekbir getiren vatandaşlar, “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclisi kaos peşinde”, “Camime ve İslami değerlerime dokunma”, “Cami ve sahabe düşmanlarını kınıyoruz”, “Kürt halkının İslami hassasiyetlerine saygılı ol” pankartları taşıdı, “Camiye ve sahabeye uzanan eller kırılsın” sloganları attı.
“Camileri kaçak yapı durumuna düşürdünüz”
Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları ismine açıklama yapan Mücahit Koyuncu, Müslüman Kürt halkının tarih boyunca büyük acılar yaşadığını, İslam düşmanları tarafından daima amaç alındığını söyledi.
Belediyelerin vazifesinin hizmet şuuruyla hareket etmek olduğunu, ideolojik yaklaşımlarla kararlar almamak gerektiğini söz eden Koyuncu, şöyle dedi:
“Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin son günlerde aldığı kimi kararlar, maalesef kent halkının inancını amaç aldığını göstermektedir. Misyona gelir gelmez kentin İslami kimliğine yönelik olumsuz adımlar atmak belediyecilik değil, provokatif teşebbüslerdir. Her ne iş yaparsanız yapın halkın inancını, pahalarını, kutsallarını kıstas alarak yapmak zorundasınız. Halka karşın halkçı olanlar geçmişte bu millete büyük ziyanlar verdi. Tıpkı mantıkla hareket etmek dün hiçbir şey kazandırmadığı üzere bugün de kazandırmayacaktır. Müslüman Kürt halkının kutsallarını ötekileştirmeye çalışarak kentleri yönetemezsiniz. Lokal idareler bu manada herkesten daha fazla hassas davranmak zorundadır.”
Belediye meclisinden çarçabuk kararlar çıkarmanın ve bunları kamuoyundan bilinmeyen yapmanın düzgün niyetten uzak bir davranış olduğunu belirten Koyuncu, yeni yerleşim alanı olarak belirlenen merkez Kayapınar ilçesinin lunapark ve 75 yol civarı tabir olunan yerlerinde belediyelere yapılan görevlendirmelerden evvel tek bir caminin imar planında olmadığını aktardı.
Belediyelere görevlendirme yapıldıktan sonra bu eksikliğe binaen birtakım alanlarda cami yapılması için müsaade verildiğini anlatan Koyuncu, şu değerlendirmede bulundu:
“Ancak sizler misyona gelir gelmez bu mescitlerin içinde bulunduğu alanları park alanı yaparak oralarda imali devam eden mescitleri kaçak yapı durumuna düşürdünüz. Evvel, cami imali devam eden bölgeleri park alanına çevirmek için imar planında değişikliğe gittiniz, yetmedi Diyarbakır fatihi büyük sahabe İyaz Bin Ğanem’in ismini taşıyan caddenin ismini değiştirdiniz. Artık burada bir arka niyet aramayalım da ne yapalım? Aldığınız kararların İslam düşmanlığından öteki bir şeyi söz etmediğini söylemeyelim de ne diyelim? Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır. Bu nasıl bir izan yoksunluğudur. Bu nasıl bir hazımsızlıktır ki sizleri bu türlü cüretkar kılıyor.”
“İslam’ın kutsallarına dokunulmamalıdır”
Bir kentin mahallî idaresinin o kentin gereksinimlerini ve taleplerini karşılamakla sorumlu olduğunu belirten Koyuncu, halkın inancını yaşamak için gereksinim olan bölgelerde cami imali için alan oluşturmanın, buna nazaran imar planı hazırlamanın da bir mükellefiyet olduğunu bildirdi.
Müslüman Kürt halkının huzurunu bozacak, kaosa neden olacak, yüreğini acıtacak hareketlerden kaçınılması gerektiğini aktaran Koyuncu, Diyarbakır halkının hassasiyetleriyle oynanmaması, girilen bu yanlış yoldan derhal dönülmesi gerektiğini anlattı.
Halka hizmet ile yükümlü olan belediyelerin, toplumu provoke edecek faaliyetlerde bulunmaması gerektiğine dikkati çeken Koyuncu, “Büyükşehir Belediyesi, mescitlerin yıkılmayacağı konusunda kamuoyuna net ve tatmin edici açıklama yapmalıdır. Alınan kararı savunma üzere yola tevessül edilmemelidir. Kamuoyunun beklentisi, bu yanlış kararın bir an evvel düzeltilmesidir. Diyarbakır fatihi büyük sahabeden İyaz Bin Ganem başta olmak üzere İslam büyüklerine saygısızlık yahut düşmanlık üzere algılanacak pratiklerden kaçınılmalı, İslam’ın kutsallarına dokunulmamalıdır.” sözünü kullandı.
Açıklama sırasında birtakım belediye çalışanının de pencere ve balkonlarından protestoyu izlediği görüldü.
Grup, belediye önüne, “Camii ve Sahabe düşmanlığını kınıyoruz, İyaz Bin Ganem varisleri” yazılı siyah çelenk bıraktıktan sonra dağıldı.
Açıklamaya, AK Parti Diyarbakır Vilayet Lideri Süleyman Serdar Budak da katıldı.
HDP’li belediye lideri Mızraklı: Kendi adıma bir yanılgı olarak kabul ediyorum
Öte yandan, HDP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediye Lideri Selçuk Mızraklı, düzenlediği basın toplantısında, Diyarbakır Büyükşehir Meclisinin tartışma yaratan ve reaksiyonlara neden olan kararlarına ait, “Şunu ben kendi adıma bir yanılgı olarak kabul ediyorum. Keşke şunu yapsaydık. Mevcut yerin ismi budur. Bilhassa o yerleşim yerinin etrafında meskun olanlara sorsaydık. Burada şöyle bir isim değişikliği düşünüyoruz. Sizin bununla ilgili olurunuz nedir deyip kamuoyunun bilgisini ve olurunu aldıktan sonra yapmış olsaydık çok daha gerçek olurdu.” dedi.
Kaynak: AA
