Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, madencilik üzere katma pahası yüksek ve emek ağır bir alanla ilgili yayılan yanlış bilgilerin, geçimini bu bölümden sağlayan 100 binden fazla insanın emeğini değersizleştirdiği kaydedildi.
Kirazlı Balaban’daki madencilik faaliyetinin Atikhisar Barajı’nın kısa ve orta aralıklı müdafaa alanlarının dışında yapıldığı bildirilen açıklamada, “İşletme evresinde ortaya çıkacak su gereksinimi öncelikle yüzey akışı sularından sağlanacaktır. Bu suların gereksinimi karşılamaya yetmediği durumlarda ise proje sahibi tarafından inşa edilecek Altınzeybek Göleti’nden su temin edilecektir. Kirazlı Altın ve Gümüş Madeni’nin su gereksiniminin Atikhisar Barajı’ndan karşılanacağı savı büsbütün gerçek dışıdır.” denildi.
Açıklamada, halk ortasında madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde siyanür kullanıldığına dair yanlış bir kanının olduğuna işaret edilerek, altın dahil madenlerin aranması ve çıkarılması süreçlerinde doğal ortamda siyanür ya da türevi bir unsur kullanılmadığı, çıkarılan kayanın içindeki altının metal olarak ayrıştırılması etabında ise ulusal ve milletlerarası kriterlere nazaran kapalı tesislerde üretim yapıldığı belirtildi.
Altın ithalatına 8,5 milyar dolar ödendi
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından Çevresel Tesir Değerlendirmesi Müsaadesi, Tarım ve Orman Bakanlığından Orman Müsaadesi ve mahallî idarelerden Gayrisıhhi Kuruluş Müsaadesi almadan madencilik işletme faaliyetlerine müsaade verilmediği bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Mevzuatta yapılan son değişiklikle madencilik faaliyeti için kesilen ağaç sayısı kadar farklı noktalara ağaç dikilmesi ve madencilik faaliyetinin sona ermesiyle tıpkı bölgenin tekrar ağaçlandırılarak eski haline getirilmesi kuralı getirildi. Kelam konusu maden faaliyetlerinde bulunan firma, mevzuat gereği 2 farklı noktada hatıra ormanı oluşturarak, 14 bin fidan dikimi gerçekleştirdi. Tezlerde yer alan alanda kesilen ağaç sayısı ortaya atıldığı üzere 195 bin değil, 13 bin 400’dür. Ayrıyeten, tüm maden faaliyetleri Bakanlığımız ve ilgili kurumlar tarafından periyodik olarak denetleniyor. Bu kapsamda Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü faaliyetleri yerinde incelemek üzere bir grubu alana göndermiştir.”
Açıklamada, Çanakkale’deki altın araması bölgesinin Kaz Dağları’nda olmadığı vurgulanarak, “Maden bölgesi Kaz Dağları’nda değil, Kaz Dağları’na yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Kirazlı Balaban Tepesi’ndedir. Orman müsaade sonları dışında rastgele bir faaliyet kelam konusu değildir. Ayrıyeten maden araması için ağaç bölümü tamamlanan alanlarda, madencilik faaliyetinden sonra sahanın rehabilitasyonunda kullanılmak üzere üst toprak sıyırma ve depolama süreçlerine başlandı.” tabirleri kullanıldı.
Enerji ve Natürel Kaynaklar datalarına nazaran, Türkiye’nin altın ithalatına geçen yıl 8,5 milyar dolar ödediği kaydedilen açıklamada, “Türkiye, dünyada üretilen 90 madenin 77’sini ticari olarak üretebilecek bir rezerve sahiptir. Buna karşın Türkiye’de madencilik faaliyetleri toplam gayri safi yurt içi hasıladan yalnızca yüzde 1 civarında hisse alırken, ABD, Kanada ve Avustralya üzere ülkelerde bu oran yüzde 10’lara kadar yükselmektedir.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Kaynak: AA
