Balda taklit ve tağşişin önlenmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı’nın gerekli inceleme ve analizleri yapması gerektiğine işaret eden Şahin, “Bu konuda 2022 yılında Bakanlığımızın ileri derecedeki analizler için edindiği nükleer manyetik rezonans (NMR) cihazı bekliyor. Maalesef ülkemizde NMR cihazını kullanmaktan imtina ediyoruz. Sayın Bakan söz verdi, cihaz 2024 yılının sonunda kullanılacak. Dolayısıyla Türk balının pazardaki en büyük engeli, taklit ve tağşiş bu şekilde çözülürse Türk arıcılığının pazar değeri artmış olacak” diye konuştu.
Arıcılık tehlike altında
Şahin, iklim değişikliğinin etkilerinden en çok arıların etkilendiğine dikkati çekerek kuraklık nedeniyle bal verimi ve üretiminde ciddi olumsuzluklar yaşandığının altını çizdi. Bilinçsiz zirai ilaçlama, pazarlamada yaşanan sorunlar, artan ekonomik maliyetler ve iklim krizine bağlı üretimdeki yaşanan güçlükler sebebiyle ülkede arıcılığın da son yıllarda ciddi bir tehlikeye girdiğine işaret eden Şahin, “Desteklemelerde de dünyanın çok gerisindeyiz. Bu desteklerle arıcılığı var etmemiz mümkün değildir” değerlendirmesinde bulundu
Bal maliyetlerine ilişkin de bilgi veren Şahin, “Geçen yılki üretimimize göre bu yıl, yüzde 40’lık üretim düşüşüyle karşı karşıyayız. Geçen yıl 1 kilogram balın maliyeti 127 liraydı. Üretim düşüşünü de içerisine koyduğumuz zaman bu yıl 1 kilogram balın üreticimize maliyeti 261 liradır. Maliyetler artarken desteklemelerin de en azından o oranda artması gerekiyor” dedi.
Bakanlıklardan fiyatlara el atmasını arz ediyorum
Pazarda 25-26 kilogram teneke bal fiyatının 2 bin 250-2 bin 300 lira olduğunu duyduklarını söyleyen Şahin, “Bütün birliklere ve birlik başkanlarımıza çağrıda bulunuyorum, bizim fiyatımız 4 bin liranın altında değildir. Bu fiyatlar, Türkiye’de arıcılığın sonu olur. Gerek Hazine ve Maliye Bakanlığımızın gerek Tarım ve Orman Bakanlığımızın bu fiyatlara el atmasını arz ediyorum” ifadelerini kullandı.