İki hafta önce Ataköy Marina’daki DJ Anyma etkinliğine on binler akın etmişti. Anyma’Nın müziği kadar görsel şovu da ünlü. Bence herkesin esas merak ettiği şey oydu. 10 katlı apartman yüksekliğindeki dev ekranda izledikleri çılgın görüntüler ve elektronik müzik eşliğinde coştu herkes. Anyma yılbaşında Las Vegas’taki Sphere’de inanılmaz bir şova imza atacak. Biletleri satışa çıkar çıkmaz biten bu şov müzikseverler kadar teknoloji meraklılarının da büyük ilgisini çekiyor. Şimdi nedenini anlatacağım.
Geçen yaz Las Vegas’a gittiğimde Eylül 2023’te açılmış olmasına rağmen herkes hala Sphere’den bahsediyordu. Sphere dünyanın en büyük küre şeklindeki insan yapısı. Dışı gibi iç yüzeyi de tamamen led ekran kaplı. Aslında burası bir gösteri merkezi. Sphere, tam anlamıyla bir mühendislik başarısı. 18.600 kişilik oturma kapasitesi ve 875.000 metrekarelik devasa iç hacmi ile bu yapı, Las Vegas’ın parlak ışıkları arasında adeta bir göz kamaştırıcı dev.
Kısa sürede Las Vegas’ın simgesi haline gelen Sphere, sadece bir mimari harika değil, aynı zamanda teknolojinin ve eğlencenin geleceğini yeniden tanımlayan bir yapı olarak dikkat çekiyor. Sphere, şimdiden hem teknoloji hem de eğlence dünyasında devrim niteliğinde bir konuma sahip. Sphere’in inşasında kullanılan en çarpıcı unsurlardan biri ise dünyanın en büyük dördüncü vinci olan Demag vinciydi. Belçika’dan getirilen ve 177 metre yüksekliğe ulaşan bu dev vinç, Sphere’in inşasında kritik bir rol oynadı. Yapının genişliği ve yüksekliği göz önünde bulundurulduğunda, böyle bir vinç olmadan bu tür bir yapının inşası neredeyse imkânsızdı.
Ancak Sphere’in gerçek büyüklüğü, sadece fiziksel yapısından değil, teknolojik kapasitesinden de kaynaklanıyor. Bu yapı, eğlence dünyasında bugüne kadar gördüğümüz tüm mekanlardan farklı bir deneyim sunuyor. Sphere’in dış cephesi dev bir LED ekrandan oluşuyor ve bu ekran, Las Vegas’ın zaten ünlü olan ışıklı sokaklarını bile gölgede bırakıyor. Devasa LED dış cephe, yalnızca estetik bir unsur değil; yapı dışarıdan bakıldığında bile izleyicilere şovların küçük bir ön izlemesini sunan, göz alıcı bir medya aracı olarak işlev görüyor.
İç mekânda ise devrim niteliğinde başka bir teknoloji karşımıza çıkıyor: 160.000 metrekarelik dünyanın en büyük LED ekranı. 16K çözünürlüğe sahip bu dev ekran, geleneksel sinema ve konser salonlarını adeta tarihe gömüyor. Ziyaretçilerine olağanüstü bir netlik ve geniş bir görsel spektrum sunan bu ekran, neredeyse tamamen etrafınızı saran bir deneyim sağlıyor. Bugüne kadar görmeye alıştığımız IMAX ekranlarını bile geride bırakan bu teknoloji, Sphere’i dünyanın en gelişmiş eğlence mekânı yapıyor.
Sphere’in sadece görüntü teknolojisi değil, ses sistemi de baş döndürücü. Mekânda kullanılan “beamforming” ve “wave field synthesis” gibi ileri düzey teknolojiler, sesin her noktaya kusursuz bir şekilde ulaşmasını sağlıyor. Bu sayede konserler ve gösteriler, yalnızca izleyicilerin gözlerini değil, kulaklarını da şımartıyor. Sphere’de gerçekleştirilen ilk büyük konser serisi olan U2’nun “Achtung Baby Live at Sphere” performansında kullanılan ses teknolojisi, izleyiciler ve eleştirmenler tarafından “bugüne dek duyulmuş en iyi ses” olarak nitelendirildi.
Bu teknolojik yapı, sadece eğlence dünyası için değil, aynı zamanda mimarlık ve mühendislik açısından da önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor. Sphere, gelecekte eğlence ve teknolojinin nasıl iç içe geçeceğine dair bir vizyon sunuyor. Geleneksel konser salonları ve sinema salonları, bu tür yüksek teknoloji donanımlı mekanların yaygınlaşmasıyla daha da geri planda kalabilir.
Sphere’in Küresel Yatırım Planları ve Londra’daki İptal Kararı
Las Vegas’taki Sphere’in başarısı, bu dev yapının dünya genelinde yayılacağına dair beklentileri artırdı. Sphere’in sahibi Madison Square Garden Company (MSG), projelerini sadece Las Vegas ile sınırlı tutmayacaklarını açıkladı. İlk etapta Londra’da inşa edilmesi planlanan bir Sphere daha vardı. Projenin Londra’da, Stratford bölgesinde hayata geçirilmesi hedefleniyordu. Ancak halktan gelen yoğun itirazlar, projenin iptal edilmesine yol açtı. Londra Legacy Development Corporation projeyi Mart 2022’de onaylamış olsa da proje askıya alındı ve nihayetinde durduruldu.
Londra projesinin iptali, MSG’nin Sphere projelerini genişletme hevesini durdurmadı. Şu anda Sphere’in New York ve Los Angeles gibi büyük şehirlerde açılması planlanıyor. Bunun yanı sıra Asya ve Orta Doğu pazarlarında da Sphere benzeri projelerin gündeme gelebileceği konuşuluyor. Dünyanın farklı bölgelerinde teknoloji meraklılarının ve eğlence severlerin ilgisini çekebilecek bu projeler, MSG’nin Sphere markasını küresel bir simge haline getirme stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.
Sphere ve Yeni Nesil Eğlence Deneyimi
Sphere’in açılışı, geleneksel eğlence mekanlarına karşı önemli bir meydan okuma olarak değerlendiriliyor. Günümüzde konserler, sinema gösterimleri, canlı performanslar ve hatta spor etkinlikleri için kullanılan mekanların birçoğu, teknolojik olarak donanımlı olsa da Sphere gibi bir “teknoloji merkezli” yapıdan oldukça uzak. Sphere’in sunduğu deneyim, yalnızca izlemekle sınırlı değil; ziyaretçiler bu mekânda adeta gösterinin bir parçası haline geliyor.
Sphere’in bir diğer önemli özelliği, Darren Aronofsky’nin yönetmenliğini yaptığı özel filmin burada gösterime girmesi. “Postcard from Earth” adlı bu 50 dakikalık kısa film, iki astronotun dünyaya olan bakışını ve doğanın güzelliklerini konu alıyor. Sphere’in dev ekranı ve 4D teknolojisi sayesinde izleyiciler, kendilerini filmin bir parçası gibi hissediyorlar. Bu tür yenilikçi projeler, Sphere’i sadece konser ve etkinlik merkezi olmanın ötesine taşıyor ve adeta bir sinema devrimi yaratıyor.
Her ne kadar Sphere, geleceğin eğlence merkezlerine dair bir vizyon sunsa da bu tür projelerin sürdürülebilirliği konusunda bazı soru işaretleri mevcut. Sphere’in inşası 2.3 milyar dolara mal oldu ve bu rakam, beklenenden neredeyse iki kat daha fazla. Tekrar ediyorum, 2 milyar 300 milyon dolar. Bu denli büyük yatırımların geri dönüşü, her zaman garanti olmayabilir. Ancak Sphere, sadece bir eğlence merkezi olarak değil, teknolojik inovasyonun bir vitrini olarak da hizmet ediyor. Bu nedenle, Sphere’in başarısı, gelecekte bu tür yapıların daha yaygın hale gelmesinin önünü açabilir.
Sphere’in Ötesinde Bir Gelecek
Sphere’in sadece bir eğlence mekânı değil, aynı zamanda teknolojinin gücünü gösteren bir yapı olduğu su götürmez bir gerçek. Teknoloji geliştikçe, eğlence sektörünün de bu gelişmelerle birlikte evrileceği açık. Sphere, bu evrimin ilk adımlarından biri ve gelecekte bu tür yapıların daha fazla yaygınlaşması kaçınılmaz görünüyor. Sphere’in hem mimari hem de teknolojik açıdan sunduğu yenilikler, bizi teknolojinin neler yapabileceğine dair düşünmeye sevk ediyor. Eğlencenin geleceği artık sadece içerikle değil, aynı zamanda onu nasıl deneyimlediğimizle de şekilleniyor. Sphere, bu deneyimin en ileri noktası olarak karşımızda duruyor. İstanbul’a da bir Sphere yakışmaz mıydı?
TEKNOLOJİ HABERLERİ
Apple’ın heyecanla beklenen yapay zeka özelliklerinin ilk bölümü, 28 Ekim’de iOS 18.1 ile kullanıcılarla buluşacak. Bu güncelleme, Apple Intelligence teknolojisinin ilk kez geniş bir kitleye sunulmasını sağlayacak. Özelliklerin dünya genelinde kullanıma açılması planlanıyor.
Google, Android kullanıcılarını hırsızlığa karşı korumayı amaçlayan yeni özelliklerini tanıttı. Theft Detection Lock, Offline Device Lock ve Remote Lock adı verilen bu araçlar, çalınma durumunda cihaz güvenliğini sağlamayı hedefliyor.
OpenAI, ChatGPT’nin arayüzünü daha çok dijital bir not defterine dönüştürmek için yeniliyor. Şirket, yazı ve kod yazma süreçlerini kolaylaştıracak “canvas” özelliğinin beta sürümünü duyurdu. Yeni tasarımla fikirlerinizi geliştirirken diyalog kurma zorunluluğu ortadan kalkıyor.
Londra merkezli fintech şirketi Zepz, 267 milyon dolarlık yatırım aldı. Accel’in yönettiği F serisi yatırım turunda Leapfrog, TCV ve International Financial Corporation da yer aldı.