2040 yılına kadar ihtiyaç duyulan emisyon azaltımının yüzde 40’ının enerji verimliliğinden sağlanacağı öngörülüyor. Türkiye’de tüketilen enerjinin yaklaşık üçte birinin kullanıldığı sanayideki enerji verimliliğini ölçmek ve bu alandaki potansiyeli ortaya koymak üzere 2021 yılında ‘Türk Sanayisinin Enerji Verimliliği Raporu’nu hazırlayan ESCON Enerji, bu alandaki ikinci raporunu yayımladı.
14 sektördeki 411 fabrika ve 23 ticari binanın incelendiği raporda, verimlilik yatırımlarına finansman sağlayan Enerji Performans Sözleşmeleri kapsamında yapılan çalışmaların sonuçlarına da yer verildi. Rapora göre sanayi kuruluşları enerji verimliliği potansiyellerini yeterince kullanamıyor yani enerji tüketimlerini düşüremiyor. 51 şehirde faaliyetlerini sürdüren bu işletmelerin 185’i İSO 500, 69’u ise İSO İkinci 500’ün 2021 yılı listesinde yer alıyor.
Fabrika ve ticari işletmeler olmak üzere toplam 434 işletmede yapılan etütlere göre bu işletmelerin enerji tüketimleri yıllık 6,92 milyon TEP olurken, enerji verimliliği potansiyellerinin ortalaması ise yüzde 32 olarak ölçüldü. Enerji verimliliği projelerinin ortalama geri ödeme süresi 2,7 yıl, bu projelerin hayata geçmesiyle sağlanabilecek emisyon azaltımı ise 1,2 milyon ton karbondioksit olarak belirlendi.
“Verimlilikle tüketim yüzde 50 azaltılabilir”
Raporu değerlendiren ESCON Enerji CEO’su Onur Ünlü, “Halbuki enerji verimliliği ile yenilenebilir enerji yatırımları farklı konular. Bir işletmede yenilenebilir enerji yatırımı yapıldığı zaman, tüketilen enerjinin kaynağı değişir. Ancak bu durum her ne kadar işletmenin enerji maliyetini düşürse ve temiz bir enerji kaynağı sağlamış olsa da kullanılan enerji miktarını değiştirmez yani yine aynı miktarda enerji tüketilir. Oysa önce enerji tüketimini düşürmek gerekiyor.
Çünkü enerji verimliliği kapsamında yapılacak yatırımlar ile uygulamanın türü ve kapsamına göre enerji tüketimini yüzde 20 ila 50 arasında azaltmak mümkün. Biz de bu nedenle işletmelere öncelikli enerji verimliliği alanında yatırım yaparak enerji tüketimlerini düşürmelerini, ardından bu düşen elektrik kullanımlarını yenilenebilir enerji kaynaklarından tedarik etmelerini öneriyoruz. Böylece yenilenebilir enerji yatırımının maliyeti de ciddi oranda azaltılabilir” dedi.
İhracat pazarlarında yer alabilmek, kaynak verimliliğine ve döngüsel ekonomiye katkı sağlamak için enerji verimliliği sağlayarak tüketimi azaltmanın şart olduğunu kaydeden Ünlü, “Aksi halde rekabetçiliğimizi kaybedebiliriz. Aslında Türkiye, 2022 yılı verilerine göre yüzde 2,7 ile dünyanın en yüksek enerji verimliliği oranına sahip ancak 2021 yılı Eurostat verilerine göre enerji yoğunluğumuz AB ülkelerinden yaklaşık yüzde 28 daha fazla. Bu da enerji yoğun sektörlerimizin fazlalığını gösteriyor” diye konuştu.
En büyük iyileşme gıda sektöründe
Türk Sanayisinin Enerji Verimliliği Raporu’nda 13 sanayi sektörü ve ‘Ticari Binalar’ incelendi. Buna göre göre son iki yılda enerji verimliliği alanında en büyük iyileşmeyi gıda sektörü gösterdi. 2021 yılında bu sektörde tasarruf potansiyeli yüzde 44,7 idi. Yapılan çalışmalar ile birlikte enerji verimliliği arttıkça tasarruf potansiyeli de yüzde 39’a kadar düşürüldü. Ticari binalar ise yüzde 0,1’lik bir değişimle yüzde 67,4’e ulaşarak, 14 sektör içinde en yüksek enerji verimliliği potansiyeline sahip sektör oldu.